KRALDA OLSAN SOYTARIDA

Şimdi tarihin gölgesinde
Çürümüş demir yada harç gibi ufalanıp gidiyorum
Topraktan geldim ve işte bak gidiyorum
Benden kalan tüm yaşanmışlıklarla saklı
Dertlerim kederlerim sevinçlerim umutlarımla beraber
İşte geldim gidiyorum

Şimdi tarihin gölgesinde
Dün bir çocuktum sonra çürüdü gençliğim ve yenildim zamana herkes gibi
Bir yaprak gibi bir dal gibi toprağın bağrına sarılmış gibi köklerimle
Bir bütünün parçasıydım ve parçalarım dağıldı savruldu kopup gitsem de köklerimden
Varlık ile yokluk arası
Gülmek ve ağlamak arası bir yerde işte geldim gidiyorum

En bilindik yerdeyim
Başladığı yerde bitti bu filimde......hem çok yakın hemde çok uzak
Bağıra çağıra geldim sessizce gidiyorum
İki seste bir nefes misali
Kocaman bir tarihim kimsenin bilmediği
Ne bir kral oldum nede soytarı
Ne bir aşık olabildim nede aşka ihanet ettim
Tüm ihanetim kendime keşke onuda etmeseydim
Ama keşkelerle dönmüyor ki bu dünya ve sonunda geldik ve gidiyoruz

Ateşte harlanmış suda yoğrulmuş bir çelikte olsan döneceğin yer hep aynı
Bir gün çürüyüp gideceksin unutma

Öyleyse neymiş aslında
Kralda olsan soytarıda kendine ihanet etme

                                                                            Ali Boybeyi


SHARE THIS

Author:

Previous Post
Next Post